NASA bilim insanları, Bennu asteroidinden alınan örneklerde su, amino asitler ve DNA bileşenleri tespit etti. Bu keşif, yaşamın temel yapı taşlarının dünya dışı kökenli olabileceği fikrini güçlendiriyor.
CNN’in haberine göre Dünya üzerindeki organik moleküllerin nasıl oluştuğu hala büyük bir gizem. Ancak NASA’nın Bennu asteroidinden elde ettiği yeni örnekler, bu yapı taşlarının uzayda şekillenmiş olabileceğine dair güçlü kanıtlar sundu.
Bennu, karbon açısından zengin, ‘moloz yığını’ olarak adlandırılan bir asteroit. Bilim insanları, Bennu’nun 4,5 milyar yıl önce, Güneş Sistemi’nin ilk dönemlerinde oluşan büyük bir gök cisminin parçalarından biri olduğunu düşünüyor. NASA’nın OSIRIS-REx misyonu, Ekim 2020’de Bennu’dan örnekler topladı ve bu malzemeler 2023 yılında Dünya’ya getirildi.
Araştırmacılar, toplanan malzemenin beklenenden iki kat fazla olduğunu ve 120 gram ağırlığında olduğunu açıkladı. Bennu’dan gelen bu değerli örnekler, gezegenimizin en eski jeolojik tarihine ışık tutabilecek bilgiler taşıyor.
Yeni analizlerde Bennu’dan alınan örneklerde şu bileşenler tespit edildi:
- 15 Saniyede e-Faturanızı Kesin! Şimdi 1000 Kontör Hediyeli!
- Logo İşbaşı
- Su molekülleri ve mineraller
- Amino asitler (proteinlerin yapı taşları)
- DNA ve RNA bileşenleri (adenin, guanin, sitozin, timin ve urasil)
- Azot ve amonyak içeren organik bileşikler
NASA bilim insanları, bu organik moleküllerin daha önce meteorlar içinde tespit edildiğini ancak Bennu örneklerinin tamamen bozulmamış ve saf bir şekilde Dünya’ya getirildiğini vurguluyor. Bu, moleküllerin gerçekten uzayda oluştuğuna dair en güçlü kanıtlardan biri.
Araştırmacılar ayrıca, Bennu’da sodyum fosfat, karbonat ve sülfat gibi tuzlu çözeltilerin kalıntılarını da buldu. Bu minerallerin varlığı, Bennu’nun atası olan büyük gök cisminin içinde sıvı su bulunduğunu gösteriyor.
Bilim insanları, bu suyun zamanla buharlaşıp geride yoğun tuzlu çözeltiler bıraktığını düşünüyor. Dünya’daki kurumuş göl yataklarında bulunan tuzlu çökellere benzer şekilde, bu mineraller organik bileşiklerin oluşumu için uygun bir ortam yaratmış olabilir.
Bu keşif, yaşamın kökeninin Dünya ile sınırlı olmadığı ihtimalini güçlendiriyor. Eğer yaşamın yapı taşları asteroidler aracılığıyla Dünya’ya ulaştıysa, aynı süreç başka gezegenlerde de yaşanmış olabilir. Bilim insanları, özellikle Satürn’ün Enceladus ve Jüpiter’in Europa uydularındaki tuzlu su okyanuslarının benzer süreçlere sahne olmuş olabileceğini düşünüyor.
KAYNAK: Cumhuriyet
