İzmir, tarihinin en ciddi kuraklık krizlerinden birini yaşarken, çözüm olarak yıllar önce devreye alınan Gördes Barajı adeta işlevini yitirdi. Barajdaki aktif kullanılabilir su miktarının -2 milyon 106 bin metreküp seviyesine gerilediği öğrenildi. Bu değer, barajın teknik olarak tamamen kuruduğu anlamına geliyor. Uzmanlara göre, yeniden işlevsel hale gelmesi için en az 2 milyon 106 bin metreküp suyun baraja dolması gerekiyor. Ancak bu seviyeye ulaşmak için, yağışların ortalamanın çok üzerinde seyretmesi halinde bile, en erken 2026 yılı başı işaret ediliyor.
Alternatif kaynaklarda da tablo iç açıcı değil
İzmir’in ana su kaynağı konumundaki Tahtalı Barajı’nda da tehlike çanları çalıyor. Barajdaki mevcut su seviyesi 22 milyon 867 bin metreküpe kadar gerilerken, aktif doluluk oranı yüzde 7,97 olarak ölçüldü. Bu oran, şehrin içme suyu ihtiyacı düşünüldüğünde kritik sınırın altına işaret ediyor.
Çeşme bölgesine su sağlayan Alaçatı Barajı’nda ise durum daha da vahim. Barajda sadece 462 bin metreküp su kaldığı ve doluluk oranının yüzde 2,83 seviyelerine düştüğü açıklandı. Bu durumun turizm sezonundaki yoğun tüketimle birlikte Çeşme’de su kıtlığına neden olabileceği değerlendiriliyor.
Yalnızca Güzelhisar Barajı umut veriyor
Aliağa bölgesinde sanayiye ve özellikle PETKİM’e su temin eden Güzelhisar Barajı ise diğer barajlara kıyasla daha iyi durumda. Barajda 82 milyon 523 bin metreküp su bulunduğu bildirildi. Ancak uzmanlar, bu suyun ağırlıklı olarak endüstriyel kullanım için ayrıldığını belirtiyor.
Krize karşı çözüm aranıyor
İklim krizinin etkisiyle yağış rejiminin değişmesi ve su yönetimindeki plansızlık, İzmir’i ciddi bir susuzluk tehlikesiyle karşı karşıya bıraktı. Yetkililerin, kısa vadede yeni kaynakların devreye alınması ve su kullanımında tasarrufu teşvik edecek önlemler üzerinde çalıştığı ifade ediliyor.