Son günlerde İYİ Parti’ye karşı büyük kızgınlık ve öfke var.
Özellikle muhalefeti destekleyen seçmenlerde bu kızgınlık ve öfke sınırları zorlar nitelikte.
CHP ile işbirliğini reddetmesi, saray’a destek olarak yorumlanıyor.
Özellikle İstanbul’da saray’ın elini güçlendirmeye yönelik adım attığını savunan muhalif seçmen, Meral Akşener’in neden böyle davrandığını anlamaya çalışıyor.
Her siyasi partinin seçimlere kendi başına katılma hakkı var elbette.
Ama insan önce partisinin durumuna bir bakar,
Ne durumdayım diye bir yoklar kendini.
İYİ Parti’nin şu anki durumunu, kendilerinin bilmeme imkanı var mı?
İstifalar artarak devam ediyor.
Sadece milletvekilleri değil, il yönetimleri, ilçe yönetimleri, parti üyeleri bir bir terk ediyor gemiyi.
Bu tepkilerin sebebinin, işbirliğine yanaşmayıp, “Seçimlere öz-ü başımıza gireceğiz” çıkışı olduğunu herkes biliyor, herkes anlıyor,
Ama Meral hanım anlamıyor.
Sayın Akşener, bu tepkileri “partimize operasyon yapılıyor..” diye yorumlamaya,
Üstelik operasyon yapanın da Ekrem İmamoğlu olduğunu ima etmeye devam ediyor.
Daha dün Ekrem İmamoğlu’nun ve Mansur Yavaş’ın “kazanacak aday” olarak cumhurbaşkanı adayı olmalarını savunan Akşener, şimdi bu iki isme ağır göndermeler yapıyor.
İmamoğlu’nu İYİ Parti’ye operasyon yapmakla suçluyor. İstanbul’da belediye hizmetlerinin yetersizliğinden söz ediyor.
Mansur Yavaş’ı korkaklıkla suçluyor.
Seçimden önce cumhurbaşkanı yapmak istediği bu iki ismi yerel seçimlere giderken ağır biçimde yükleniyor. Karşılarına aday çıkarmaya hazırlanıyor. Operasyonculukla, korkaklıkla suçluyor.
CHP’yle işbirliğini elinin tersiyle itiyor.
Sekiz ay önce cumhurbaşkanlığına layık gördüğü İmamoğlu ve Yavaş’ı şimdi belediye başkanlığına layık görmüyor.
İyi de bütün bunlar kime yarar? Kime fayda sağlar? Kimin değirmenine su taşır?
Sayın Akşener,
Nerede, hangi il’de, hangi aday’la seçim alacaksınız.
Yahu Allah aşkına, partinizin İstanbul’da, Ankara’da, İzmir’de, Adana’da Mersin’de, Hatay’da veya diğer illerde seçimi alabilme şansı var mı?
Yok.
Peki o zaman nedir bu ısrar.
Ne yapmaya çalışıyorsunuz.
Kime hizmet ediyorsunuz, hele bir anlatın da biz de bilelim.
Tamam. Siyaset iddia işidir, (de)
İddia da biraz mantık, hesap kitap işidir.
Hesapsız kasap ne bıçak koyar ortada, ne masat.
Aklınızı başınıza alın lütfen.
İstanbul, Ankara ve İzmir’de bu davranışınızın bence bir etkisi olmaz.
Ama Antalya, Adana, Mersin, Muğla gibi il’lerde, muhalefetten tırtıkladığınız oylar seçim kaybına sebep olursa, işte o zaman tutunacak dalınız kalmaz, hem kendinizin hem partinizin pimini çekmiş olursunuz.
Nisan ayının bir’inde de bu millet size öyle bir 1 Nisan şakası yapar ki, gülmeye mecaliniz kalmaz.
Kalın salıcakla.