Bandırma Belediyesi‘nin Mayıs Ayı Meclis Toplantısı’na yükselen tansiyon damga vurdu. CHP‘li Bandırma Belediye Başkanı Dursun Mirza, yerel seçimlerin ardından yapılan yeni dönemin ilk meclis toplantısında konuşmuş ve CHP’li Tolga Tosun‘dan devraldığı belediyenin mali tablosu hakkında ağır ithamlarda bulunmuştu. AK Parti grubu konuyu bir sonraki meclis toplantısına taşıdı ve Tolga Tosun hakkındaki iddialarının araştırılması için komisyon kurulmasını talep etti. Sonrasında AK Parti Belediye Meclis Üyesi Mehmet Doğan söz alarak kürsüye çıktı. Doğan, Dursun Mirza’nın sözlerini hatırlatarak halkın hakkını arama noktasında sorumlulukları olduğunu ifade etti. Mehmet Doğan, CHP’nin belediyeyi iyi yönetmediğini, Dursun Mirza’nın da önceki meclis toplantısında bunu onayladığını söyledi. Doğan’ın 15 yıl önce AK Parti’nin belediyeyi daha iyi yönettiğini söylemesinin ardından CHP grubu sıralarından sesler yükselmeye başladı ve bu durum sonrasında AK Parti grubu ile sözlü atışmaya dönüştü.
CHP’li Meclis Üyesi Sami Türkmen, ayağa kalkarak tepki gösterdi. AK Parti grubundan ise Türkmen’e ses yükselten Eşref Kasapoğlu oldu. İkili arasında başlayan sözlü tartışma alevlenince, birbirlerinin üstüne yürüdüler. Diğer meclis üyelerinin araya girmesiyle çıkan tartışma yatıştırıldı. Tüm bunlar yaşanırken belediyenin sosyal medya hesaplarından yaptığı canlı yayının kesildiği görüldü. Canlı yayının kesildiğini fark eden bazı meclis üyeleri bu duruma tepki gösterdi.
Tansiyon düşünce, Mehmet Doğan kürsüdeki sözünü tamamladı. Doğan, Bandırma Belediyesi’nin devraldığı borçların belediye binasına asılmasını talep ederek konuşmasını noktaladı.
CHP’li ilçe Başkanı Atak’a tepki
CHP’li Belediye Başkanı Dursun Mirza‘nın yine CHP’li olan önceki Belediye Başkanı Tolga Tosun‘a yönelik Nisan Ayı Meclis Toplantısı’nda sarf ettiği ağır ithamlara ve bu ithamlar üzerine Mayıs Ayı Meclis Toplantısı’nda yaşananlara sessiz kalan CHP Bandırma İlçe Başkanı Mehmet Atak ise partililer tarafından tepkilerin odağı haline geldi. Her iki meclis toplantısına da katılan ve yaşananları bizzat gören Mehmet Atak’ın bu olaylara sessiz kalması, parti içindeki sorumluluklarının tartışılmasına yol açtı.