TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, TBMM’de CHP Grubunu ziyaret etti. Kurtulmuş CHP Genel Başkanı Özgür Özel’le bir araya geldi.
Kurtulmuş, 23 Nisan Resepsiyonu’nda yaptığı açıklamada yeni anayasa konusunda TBMM’de grubu bulunan bütün siyasi partilerle görüşeceğini söylemişti.
Görüşmenin ardından Kurtulmuş ve Özel açıklamada bulundu.
Kurtulmuş şunları söyledi:
TBMM’de grubu bulunan partilerin genel başkanlarını ziyaret ederek anayasa yapım süreciyle ilgili görüşlerini almak için bugün ilk görüşmeyi CHP grubu ile yaptık. Bundan sonra birlikte müzakereyle bir süreç oluşturulması fikrini ifade ettim. Başından itibaren bu konu gündeme geldiğinde benim dikkat ettiğim husus; anayasanın içeriğiyle ilgili bir cümle konuşulmadı. Önce yapılacak işin usullerinin tespit edilmesi ve onun sonucu olarak da doğru bir istikamette müzakerelerin sürdürülmesidir. Bu çerçevede yine bir başka temel kural ise partilerin anayasaları olmaz, partilerin anayasa teklifleri olur. Anayasa milletin anayasasıdır ve parlamentoda başından beri söylediğimiz oluşabilecek en yüksek konsensüste yani mümkünse 400’ün çok üstünde bir ittifakla bir toplumsal mutabakat metni olarak Türkiye’nin yeni anayasası ortaya çıksın.
TARİH VERDİ
Gerçekleştirebilirsek en kısa süre içerisinde; örneğin, mayıs ayının sonuna kadar grubu bulunan siyasi partilerden bu işin usulüne ilişkin fikirlerini almak isteriz ve ondan sonra da belki yaz döneminde bütün siyasi partiler görüşlerini, anayasa tekliflerini olgunlaştırarak önümüzdeki sene meclis açıldığında müzakere ortamı başlar ve sonrasındaki dönemde de sonuç alabileceğimizi düşünüyoruz.
Bu parlamentonun şöyle bir özelliği var; Türkiye’de uzun yıllar içerisinde temsil kabiliyeti en yüksek parlamentodur. Halkımızın verdiği oyların yaklaşık yüzde 95’i parlamentoda temsil ediliyor.
Kararı meclis verecektir. Bu meclis anayasa yapma yetkisine de gücüne de sahiptir. Bu meclis kurucu meclis değildir, anayasa yapamaz gibi görüşlerin doğru olmadığını, demokratik olmadığını bir kez daha ifade etmek isterim. Milletvekillerimizin oylarıyla anayasa yapılacak ya da yapılamayacak.”
Özgür Özel ise şu ifadeleri kullandı:
Sayın Meclis Başkanımızı ağırladık. Ben kendisinin Meclis Başkanlığı’na aday olduğu günden itibaren diyaloğa açık tutumundan dolayı her zaman, her konuyu görüşebileceğimizi söylemiştim ve bugün de bir ziyaret yaparak bizlerle görüşlerini paylaştı. Tabi kendisiyle de paylaştığım konulara açıkça biz 31 Mart seçimlerinden Türkiye’nin birinci partisi olarak çıkmış, sorumluluğunun farkında olan bir partiyiz. Siyaset halkın gündemine duyarsız olamaz. Bugün insanların açlık, işsizlik, güvencesizlik gibi üst düzey beklentileri varken yeni bir anayasa beklentisi toplumun taleplerinin neresindedir tartmak lazım. Ben partinin genel başkanı olsam da partinin yetkili kurullarında konuyu değerlendirmeden doğrudan bir cevap vermeyi parti içi demokrasi anlayışına ve kendimizin yönetim anlayışına uygun görmem.
“ANAYASA’YA UYACAKSAK DEĞİŞTİRELİM”
Sayın başkanın bugün yaptığı değerlendirmeleri partimizin yetkili organları ve grubumuzla değerlendireceğiz. Sayın başkana da söyledim bir şeyin yenisini teklif ediyorsak; örneğin yeni bir elbise alalım, giyeceksek alalım. Giymemek üzere yeni elbise alınır mı? Anayasa’ya uyacaksak anayasayı değiştirelim. En iyisini yapalım sonra yine olmayalım. Geçen sefer de iyisini yaptınız. Bu sözümün başkana olmadığını herkes bilsin. Geçen sefer de iyisi yapıldı ama yapılan o anayasaya uyulmadı, uyulmuyor. Biz yeni anayasa konuşurken mevcut anayasaya tam uyum beklemek bizim hakkımızdır. Vatandaşın sorunlarıyla ilgili de söyleyeceğim şudur; anayasa tartışmaları siyasetin üstüne bir sis olarak çöküp de diğer meseleleri görünmez kılıyorsa burada vatandaşın menfaati olmaz. Bugün sorun yoksulluk, işsizlik, artan fiyatlar, yüksek enflasyon ve insanların yoksullaşmasıyken biz anayasa konuşup bu sorunları görünmez kılıyorsak vatandaşın mesajını almamış oluruz.
Yarın sayın Erdoğan ile yapacağımız görüşme benim önem atfettiğim bir görüşmedir. Eğer bir şeyin yenisi kullanılacaksa alınır, anayasa yapacaksak uyacaksak yapılır. Anayasaya uyulmuyorken yeni anayasa yapsanız ne olur yapmazsanız ne olur. Bu hassasiyetlerimizi sayın başkana açıklıkla ifade ettim. Ama burası parlamento, konuşulan yerdir. Siyasiler el sıkışmazsa siyaset düşmanları, demokrasi düşmanları el oluşturmaya başlar. O yüzden el sıkışılacak, müzakere edilecek ama sorumlu olduğumuz kitleler için de mücadele edilecek. Bugün başkanla el sıkıştık, bu el sıkışma demokrasiye inanların yapması gereken bir şey. Bizler el sıkışmadıkça demokrasi düşmanları ellerini ovuştururlar, onlara gün doğar. Siyasi tarihimiz bunların bedelleri ile doludur. O açıdan bu diyalog zeminini önemsediğimizi de ifade etmek isterim.”