MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı’nda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bahçeli, açıklamasında İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına tepki gösterdi.
“Gazze’de masumların kanı hâlâ dökülmektedir” diyen Bahçeli, “Barbarlık güncelleşmiş, yeni sürümü ile Gazze Şeridi’ni kırıp geçirmiştir. Çoğunluğu kadın ve çocuk olmak üzere sayıları 35 bini aşan sivil ve masum Filistinli kardeşlerimiz soykırım suçunun kurbanı olmuştur” ifadelerini kullandı.
Uluslararası Ceza Mahkemesi Başsavcısı’nın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Savunma Bakanı Yoav Gallant hakkında “yakalama kararı” başvurusunda bulunmasına değinen Bahçeli, “Caniler için çemberin daraldığını göstermesinin yanında çok önemli bir gelişmedir” diye konuştu.
Bahçeli, “Soykırımcıların kaçışı ya da kurtuluşu yoktur. Netanyahu’nun güvendiği dağlara kar yağmaktadır” dedi ve ekledi: “Gazze, Türkiye’nin de meselesidir. Gazze düşerse milli güvenlik tehditleri katlanacaktır.”
İBRAHİM REİSİ’NİN ÖLÜMÜ
Bahçeli, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan ile beraberindekilerin, helikopter kazasında hayatını kaybetmesine dair de değerlendirmelerde bulundu.
Bahçeli, açıklamasında, “İran ve İsrail arasındaki yüksek gerilim ve karşılıklı saldırılar, Slovakya Başbakanının uğradığı suikast, İran Cumhurbaşkanı ve İlham Aliyev’in baraj açılışı töreni için buluşmaları, helikopter kazası birbirinden bağımsız gelişmeler değildir” ifadelerini kullandı.
Bahçeli, şunları kaydetti: “Reisi ve beraberindeki heyeti taşıyan helikopterin kaza geçirmesi, küresel ve bölgesel tehditlerin üst düzey seviyeye tırmanmasına yol açmıştır. Dost ve kardeş İran halkına başsağlığı dileklerimi iletiyorum.”
MHP Genel Başkanı Bahçeli, “Hakikaten kaza mıdır sabotaj mı bilemem ama iç yüzünün en kısa sürede açıklığa kavuşması bölgesel huzur adına zorunluluktur. Reisi’nin ölümü aydınlatılmalı” dedi.
KOBANİ DAVASI AÇIKLAMASI
Kobani Davası’nda çıkan cezalar hakkında konuşan Bahçeli, “İşlenmiş bir suç, kimsenin yanına kalmamıştır. Bu ülkenin havasını soluyup ekmeğini yiyenler, eninde sonunda ihanetlerinin hukuki faturasına da katlanmak durumundadır” ifadelerini kullandı.
“PKK ile HDP arasındaki organik ve örgütsel bağ, hukuken neticelenmiştir” görüşünü savunan Bahçeli, ” Anayasa Mahkemesi, HDP’nin kapatma davasını niçin sürüncemede bırakmakta, kararın açıklanmasını niçin sürekli ertelenmektedir? HDP bugün değilse ne zaman kapatılacaktır? Onun uzantısı DEM’in Türkiye’ye kastetmesinin hesabı ne zaman sorulacaktır?” diye konuştu.
HDP ve DEM Parti’yi hedef alan Bahçeli, “Bay Zühtü’nün gitmesinden sonra AYM’nin elini tutan, önüne geçen, karar süreçlerine tıkaç olan sanıyorum kalmamıştır. O halde bu iş bitmelidir; HDP ve devamı sözde parti kapatılmalıdır” ifadelerini kullandı.
ÖZGÜR ÖZEL’E SORULAR
CHP yönetimine de yüklenen Bahçeli, “CHP yönetiminin 6-8 Ekim olaylarıyla ilgili mahkeme kararına ‘siyasi’ demesi rezaletin ta kendisidir. Türkiye’yi Cumhurbaşkanımızın değil de başkalarının yönettiğini iddia eden Özgür Bey’e soruyorum; İmralı canisinin ve terör mahkumlarının affını istiyor musunuz? Türkiye topraklarında Bağımsız Kürdistan kurulmasından yana mısınız? DEM’e söz verdiniz mi? Cezalar hukuksuz ise sizin için hukuk nedir, adalet nedir, millet nedir?” dedi.
EMNİYET’TEKİ KRİZ
Emniyet’teki kriz hakkında da değerlendirmelerde bulunan Bahçeli, “Son 10 yıldır felaket üstüne felaket yaşandı hamd olsun hepsinin üstesinden gelinmiştir. Son olarak emniyet içine yuvalanmış FETÖ benzeri kumpas hazırlıkları bertaraf edilmiştir. Tuzak kuranlar deşifre oldu ve yakayı ele verdi. Görünmeyen figüranların da olduğunu göz önüne alıp devlete sızma ihtimalini değerlendirmek lazım” diye konuştu.
“DOKUNULMAZLIKLAR KALDIRILMALI” ÇAĞRISI
TBMM’ye ‘dokunulmazlıklar’ için çağrı yapan Bahçeli, şunları söyledi:
“Türkiye’ye, Türk milletine çağrı yapıyorum; Mehmetçiğimiz, polisimiz, yurtiçinde ve yurtdışında olmak üzere teröristleri etkisiz hale getirirken, sizler Meclis’te milli iradeye aykırı teröristi etkisizleştirmek mecburiyetindesiniz. Onun için Meclis görevini yapmalı, dokunulmazlıklar kaldırılmalı, gereken ceza verilmelidir.”