Muslera ve Emre’nin ardından konuşan Arda Turan, ”7 buçuk milyon dolar kaybettim. Söyleyeceklerim bu kadar. Ben biraz da safım efendim, görüldüğü üzere. Saf olmasam bu kadar parayı verir miyim?” dedi.
Yüksek karlı gizli fon adıyla bilinen, 2’si tutuklu 7 sanığın yargılandığı dolandırıcılık davasında sanıklar arasında yer alan Seçil Erzan, bugün 4. kez hakim karşısına İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’nde çıkıyor. Saat 10.30’da başlaması planlanan duruşma, Seçil Erzan’ın cezaevinden geç getirilmesi nedeniyle saat 11.30’da başladı.
İLK KEZ İFADE VERİYORLAR
Duruşmaya ilk gelen Fernando Muslera olurken Muslera avukatı Rezan Epözdemir’le duruşmaya geldi. Duruşmaya katılmak için Arda Turan da adliyeye geldi.
MUSLERA: BANA TEKLİFTE BULUNDULAR
Futbolculardan ilk ifadeyi veren Fernando Muslera şunları söyledi:
“Seçil Erzan ile 2011 yılında tanıştık. Bankadan arayıp bana teklifte bulundular. Finans müdürü gibi üst düzey yetkililer. Denizbank’ın yatırım ve fon hesabıyla ilgilenen Seçil Erzan beni aradı. Bir buçuk iki ay süreyle yüzde 35 teklifte bulundular. Denizbank tarafından yapılan bir şeydi. Seçil Erzan fonun başında Hakan Ateş ve Mehmet Ayvalı’nın olduğunu söyledi. Florya’daki Denizbank’tan 700 bin dolar paramı çektim. Parayı Musa Mert Çetin’e verdim. Ziraat Bankası’ndan da 500 bin dolar çekip verdim. Denizbank’ın merkezine parayı transfer etti. Denizbank Müdürü’nden bir resmi yazı geldi. Musa Mert Çetin banka kapısı önünde parayı Seçil Erzan’a teslim etti. Seçil Erzan da parayı aldığına yönelik bir kağıt verdi.”
”ÜNLÜ İSİMLER OLDUĞUNU SÖYLEDİ”
Mahkeme başkanı, Seçil Erzan’a para yatırması yönünde telkin verenin kim olduğunu sordu. Muslera savunmasına şu sözlerle devam etti: “Musa Mert Çetin. Kendisi güvendiğim biridir. Seçil Erzan ile aramızdaki bağlantıyı kuran oydu. Seçil Erzan dışında kimseyle görüşmedim. Sadece iş ilişkim var. Ne kadar yatırım yaparsam yapayım. 2 ay içinde yüzde 35 vaat ettiler. Zamanında almam gereken parayı alamadım. Daha sonraki tekliflerini de kabul etmedim. Seçil Erzan bana, benim de tanıdığım ünlü isimler olduğunu söyledi. Seçil Erzan’dan şikayetçiyim. Etkin pişmanlıktan da yararlanmasını istemiyorum.”
FONU TEYİT ETMEK İÇİN ZAMANI YOKMUŞ
Seçil Erzan’ın avukatı, “Muslera’ya ne engel olmuş da banka yöneticilerine bunu sormamış. Bu kadar yüksek kâr getirisi olan fonu neden teyit etmemiş, hiç mi şüpheye düşmemiş?” diye sordu. Muslera, “Çünkü bunun için bana zaman kalmamıştı” diye yanıt verdi. İfadesinin ardından Muslera duruşma salonundan ayrıldı.
BELÖZOĞLU: NE KADAR VERİRSEK O KADAR KAZANACAĞIMI SÖYLEDİ
Duruşmada şikayetçi Emre Belözoğlu, Dünya Kadınlar Gününü kutlayarak ifadesine başladı.
Belözoğlu, “4 milyon 200 bin doları Volkan Bahçekapılı’ya teslim ettim. O dönem teknik direktörlük yaptığım için banka ve elden para teslim ettim Volkan’a. O da Seçil Erzan’a teslim etti. Kendisi bana parayı vermeden önce telefonla ulaşarak fonla alakalı bilgilendirme yaptı. Fonu Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu’nun yönettiğini, yüksek faiz getirisi olduğunu söyledi. Farklı yerlerde olan paraları toplayarak parça parça teslim ettim. Bana daha fazla olursa daha çok kar olacağını söylemişti. Arkadaşlarımdan aldığım borca binaen paralar vardı. Ne kadar verirsek o kadar kazanacağımı söyledi. Bir kere yüzyüze görüştük. Paraların tamamını teslim ettikten sonra bankaya gidip görüştüm. Seçil’e ulaşamayınca bana verilen kağıtlarla bankaya gittim. Seçil’in odasına gittim çalışanlar ve müfettişler geldi. 4 milyon 290 bin dolar para verdim. Hiç para almadım. Şikayetçiyim. Bu işte kimlerin ismi geçiyorsa hepsinden şikayetçiyim” dedi.
Hakan Ateş ve Mehmet Aydoğdu’ya ulaşıp ulaşmadığı sorulan Belözoğlu, “İstediğim herkese ulaşabilirim ama ulaşmadım” dedi. Soru üzerine Belözoğlu, “Bankaya Fatih Terim ile gitmemizin sebebi bize hamilik yapması içindi. Fatih Terim fonunu ilk defa duydum. Biz tamamen bankadaki fona katılmıştık” dedi.
ARDA TURAN: BEN BİRAZ SAFIM GÖRÜLDÜĞÜ ÜZERE
Seçil Erzan davasında ilk kez dinlenen Arda Turan mahkemede verdiği ifadede şunları söyledi:
“Kendisini tanıdığımda Galatasaray’da ikinci dönemimdi. Bankasının gücünü arkasına almış bir hanımefendiydi. Florya Denizbank şubesinde bir kez ziyaret ettim. İyi iletişimi olan bir kadındı. Hem sinirliyim hem üzgünüm. Hayatım boyunca hiç faiz almadım. Mevduat yerine bana parayı fona koymayı önerdi. Ben de nefsime yenik düştüm. Ben onun samimiyetine güvendim. 10 milyon dolar civarında para getirmemi istedi. Bu fırsatı yavaş yavaş Denizbank’ta değerlendirmek istedim. Söz verdiğim tarihte 13 milyon 900 bin dolar gibi bir para verdim. Bir miktarını geri aldım. Deprem nedeniyle süre istedi sıkıntı yapmadım. Bana Denizbank dekontu verdi. Bu paraları öderken bankasından kredi çektim. Bankanın hazine görevlisi olan kişiye kendisi paraları elden teslim etmiştir. Yüksek faiz getirisi falan istemedim. Denizbank bundan sorumludur. Denizbank gelip şube müdürüne sahip çıkmalıdır. 7 buçuk milyon dolar kaybettim. Söyleyeceklerim bu kadar. Ben biraz da safım efendim, görüldüğü üzere. Saf olmasam bu kadar parayı verir miyim? Emre ağabeyi arayınca ne olduğunu anladım.”
SALONDAKİLERİ GÜLDÜRDÜ
Mahkeme başkanının, Arda Turan’a, Seçil Erzan’ın etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanması hususunda bir diyeceği olup olmadığını sorması üzerine Turan, “Ben paramı alayım hiç yatmasın, beni ne ilgilenir” dedi. Arda Turan’ın bu cevabı üzerine salondakiler gülmeye başladı.
“FATİH HOCA BÜYÜĞÜMÜZ OLDUĞU İÇİN”
Turan ifadesine şöyle devam etti:
”Ben, Seçil Erzan’ın şubesine ne zaman gitsem beni odasında ağırlardı. Denizbank konforlu bir yer. Paraları kardeşim de teslim etti. Ben ona ‘şu parayı şuraya teslim et’ derim, o da teslim eder. Ben bu parayı bankadan almayacaktım. ‘Denizbank’ta kalsın, banka benim paramı yönetsin’ diyordum. Her zaman sadece ihtiyacım kadar istedim. Bankacılık işlemlerimi kendisi bankadan yapardı. Benim gitmeme gerek kalmazdı. Denizban’ın banka müdürüne bu kadar sahip çıkmamasını anlamıyorum”
Avukatın, “Denizbank merkezine neden Fatih Terim ile gittiniz” sorusuna cevap veren Turan, “Fatih Hocanın da bizimle gelme sebebi büyüğümüz olması ve Hakan Ateş ile olan ilişkisi nedeniyleydi” dedi.
OKAN TURAN: SEÇİL’E NE KADAR PARA TESLİM ETTİĞİMİ BİLMİYORUM
Arda Turan’ın ardından konuşan kardeşi tanık Okan Turan da, “Ben şubeye gittiğimde zaman zaman Seçil’e bazen vezneye teslim ettim parayı. Bir defa gittiğimde de Asya Hanım sayım yaparken Seçil hanımda oradaydı. Yanımızda bankadan bir yetkili vardı. Para sayımı bitince, parayı o yetkiliye teslim etti” ifadelerini kullandı. Mahkeme başkanının banka yetkilisinin duruşma salonunda olup olmadığını sorması üzerine Okan Turan, Ali Yörük’ü gösterdi. Okan Turan ifadesinin devamında, “Parayı teslim ettim ve Ali’nin parayı alıp gittiğini gördüm. 5-6 kere Seçil’e para teslim ettim. Seçili arayıp bankaya gel gelme şeklinde iletişimimiz oluyordu. Ben Seçil’e ne kadar para teslim ettiğimi bilmiyorum. Vezne bölümünde de para teslim ettim. Bazen evrak alıyordum ama belge gibi değil. Ali Yörük ile Seçil Erzan’ın hiç konuştuğunu görmedim” dedi.
”HATIRLAMIYORUM”
Okan Turan, Seçil Erzan’ın avukatının “Ben Okan’a para ödemesi yaptım mı” sorusu üzerine, “Seçil Erzan’dan para teslim aldım. Kaç kere teslim aldım hatırlamıyorum” cevabını verdi.
ERZAN HAKKINDA 252 YILA KADAR HAPİS CEZASI İSTENİYOR
Sanık Erzan’ın “özel belgede sahtecilik” ve “tacir veya şirket yöneticisi olan ya da şirket adına hareket eden kişilerin ticari faaliyetleri sırasında, kooperatif yöneticilerinin kooperatifin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık” suçlarından 69 yıldan 226 yıla kadar hapsi istenen ana iddianamenin ardından hazırlanan yeni iddianameyle Erzan hakkında istenen hapis cezası da yükseldi.
Erzan’ın, 77 yıldan 252 yıla kadar hapsinin talep edildiği iddianamede, sanıklar Ali Yörük, Kerem Can, Hüseyin Eligül, Nazlı Can, Atilla Yörük ve Asiye Öztürk’ün ise aynı suçlardan 3 yıl ile 85 yıl arasında hapisle cezalandırılması isteniyor.